Bu resim, kare formatında ve yağlı boya tekniğiyle yapılmış renkli bir eserdir. Resim, sağda bir iskelet, solda ise yaşlı bir adamı birbirlerine bakarken gösteriyor. İskelet dikey bir pozisyonda ayakta duruyor. Sol kolu öne doğru açık, avucu gökyüzüne bakıyor. Sağ eli ise karnına saplanmış bir oku tutuyor. İskeletin solunda kalan yaşlı adam eğilmiş, bir eliyle sol altında duran odunları tutuyor. Diğer eli ise iskelete doğru havada duruyor. Yırtılmış, ağır bir ceket ve koyu renkli, kısa pantolon giyiyor. Bakışları iskeletin üzerinde, yüzünde tedirgin bir ifade var. İskelet ve Yaşlı adam su kenarında, açık bir alanda konumlanıyorlar. Arkalarında ağaç ve yıkık bir harabe görünüyor. Resimde gün ışığı iskeletin arkasından geliyor ve yaşlı adamın yüzüne vuruyor. 

İngiliz resim sanatının önemli örneklerinden bir tanesi olan bu eser, 1775 yılında yapılmıştır. Ezop tarafından yazılan aynı isimli fabldan hareketle oluşturulan resim, ölümün yaşlı bir adamı ziyaret etmesini konu edinir: Yaşlı adamın biri yaptığı işten çok yorulunca “Bıktım! Ölüm gelse de, canımı alsa!” diye haykırır. Tam o anda Ölüm karşısında dikilir ve “Beni çağırdın, nedir dileğin?” diye sorar. Ölüm’ü karşısında gören yaşlı adam ise biraz durduktan sonra cevap verir: “Hiç! Şu odunları almakta zorlandım da, sırtıma koymaya yardım eder misin?”

18. yüzyılın önde gelen İngiliz ressamlarından biri olan Joseph Wright of Derby, 1734 yılında dünyaya gelir. Eğitimine Hudson’da başlayan ve ilk çalışmalarını burada gerçekleştiren sanatçı, doğduğu Derby’ye döndüğünde eserlerinde ortaya koyduğu akıcı kompozisyonlar ve güçlü karakterler ile dikkat çeker. Eserlerinde çağın bilimsel deneylerini tasvir eden ilk ressamlar arasında yer alan Wright, 1760’larda çizmeye başladığı “mum ışığında resimler” serisinde uyguladığı yenilikçi ışık tekniği ile hızla ünlenir. Özellikle karanlık-aydınlık kontrastını çok iyi kullandığı, ilginç detaylarla dolu ‘Vakum Pompasındaki Kuş Deneyi’ sanatçının en çok bilinen eseri haline gelir. Bu eser birçok ressam ve sanat tarihçisi tarafından “İngiliz sanatının başyapıtı” olarak nitelendirilir.